Cilt Sağlığı

Güneşin yavaş yavaş güçlü ışınlarını yumuşattığı kış günleri cildimize bakmak için en iyi dönem. Yazın hasar görüp lekelenen ciltlerin tedavisine çok gecikmeden başlanmalı. Ancak her leke birbirinin aynı değil. Farklı leke türleri için doğru tedaviyi planlamak gerekli. Bunun için öncelikle bir Dermatoloji Uzmanına başvurabilirsiniz. Lekenizin tipi, derinliği, yaygınlığı, cildinizin genel durumu, vücudunuzun genel sağlığı tam olarak değerlendirilip size uygun bir tedavi planı oluşturulabilir.

Temelde öncelikli olarak bir reçete düzenlemek şarttır. Bu reçete hem tıbbi kozmetikleri hem sürülen ilaçları hem de güneş koruyucuları kapsar. Birkaç aydan az olmamak kaydıyla düzenli kullanılmalı ve kullanımı lekenin durumuna göre güncellenmelidir. Bazen, inatçı lekelerde 2 yıla kadar ürün kullanımı gerekebilir. Güneş koruyucular hepimiz için önemli ama lekeli ciltlerde özellikle aksatmamak şarttır. Yaz-kış, güneş ışınlarını çok iyi bloke eden bir koruyucu, yeterli miktarda, gereken sıklıkta tekrarlanmalıdır. Leke tedavisi için tercih edilebilecek pek çok işlem de mevcuttur: yüzeysel peeling, derin peeling, mezoterapi, PRP, dermapen, dermaroller, IPL, çeşitli lazerler… gibi.

Yüzeysel peeling işlemleri, hafif ve derin olmayan lekelerde hem içerdiği etken maddelerle, hem de deri döngüsünü hızlandırarak etki eder. Derin peelinglerde ise derin katmana yerleşen inatçı lekeler hedeflendiğinden dermise kadar ulaşabilen, yüzde belirgin kabuklanma da oluşturacak etken içerikler tercih edilir. Seans sayıları ürüne, cilde, lekenin derinliğine göre değişkenlik gösterir.

Mezoterapi, lekelerde tercih edilen bir diğer yardımcı işlemdir. Hücreye antioksidan destek sağlamak, melanin sentezini baskılamak, yenilenme döngüsünü hızlandırmak amacıyla çeşitli etken madde karışımları; (örneğin C vitamini, resveratrol, Trenexamic asit, niasinamid, glutatyon ve daha birçokları) cilde minik iğnelerle enjekte edilir. 3-6 seans yapılması ve diğer işlemlerle kombinasyonu önerilir.

PRP (Platelet Rich Plasma), kendi kanınızdan trombosit hücrelerindeki büyüme faktörlerini ayrıştırıp cilde enjekte etmek yoluyla deri hücrelerinde tamirat, lekelerde açılma sağlanabilir. Diğer işlemlerle kombinasyonu daha iyi sonuçlar alınmasını sağlar. Duruma göre değişmekle birlikte en az 3-4 seans yapılması önerilir.

Dermapen, dermaroller gibi işlemler deriyi mikro iğne uçlarıyla uyarmak anlamına gelir. Hem antiagingde, hem çeşitli izlerde, hem de lekelerde kullanılabilir. Deride mikroiğnelerin oluşturduğu mikrokanallar, cilt tarafından yara gibi algılanır ve büyüme faktörleri, kollajen, elastin yapımı tetiklenerek cilt yenilenmesi meydana gelir. 4-6 seans, kombine yapılan uygulamalarda başarı artar.

IPL (intense pulsed light), Q-switched Nd-YAG, KTP, Alexandrite lazer gibi ışık veya lazer sistemlerinin kullanılması ile çeşitli dalga boylarında ışın ile melanini hedefleyerek leke tedavisi yapmak mümkündür. Cildin ve lekenin durumuna göre karar verilen bu tedaviler 2-6 seans önerilebilir. Diğer işlemlerle kombine edilebilir.

Sonuç olarak leke tedavisi doktorunuzun belli aralıklarla sizi görüp güncelleyeceği, reçeteli tedavi ve çeşitli işlemlerin kombine edildiği ve lekenin durumuna göre bazen oldukça uzun zaman alabilen bir süreçtir.

Cildinize hangi işlem yapılırsa yapılsın, hangi reçete kullanılırsa kullanılsın, unutulmaması gereken en önemli nokta, yaz-kış cildinizi iyi bir güneş kremi ile korumanız gerektiğidir. Çünkü yaşlanmada genetik ve içsel faktörlerin yanı sıra rol oynayan en önemli dış faktör güneş hasarıdır. Yeterli miktarda ve sık tekrarlayarak güneş koruyucu kullanımı cildinin yaşalanmasını ve lekelenmesini tercih etmeyen herkes için en önemli tavsiyemizdir. Yani en iyi antiaging ürün, güneşten koruyan kremlerdir. Erken yaşta, çocukluktan itibaren başlarsanız ve tüm yıl kullanırsanız hücrelerinizi DNA kırıklarından, elastik doku yıkımından, lekelerden, kırışıklıklardan korumuş olursunuz.

Kozmetik kremler en sık nemlendirme amaçlı kullanılır. Ancak bu, derideki hücreleri tembelleştirir ve zamanla mat bir tabaka oluşturabilir. Dermatolojik olarak cildinizi değerlendirip size uygun tıbbi kozmesötikler verdiğimizde ise hücre döngüsünü hızlandırmak, yaşlanma, leke, izler, gözenekler gibi pek çok probleme karşı tedbir almış olur ve tedavilerine olanak sağlarız. Bu ürünler aynı zamanda dermokozmetik, estetik işlemlerin başarısını da arttırır.

Bir haftasonu kaçamağı ya da uzun bir tatil, belki de iş… Seyahatleri çoğumuz çok severiz. Biraz değişiklik çoğumuza iyi gelir. Yine de bazen yolculuk cildimizin dengesini bozabilir. Hassa ciltlerde kuruma, pullanma , kaşıntı, stresten etkilenen ciltlerde yağlanma veya sivilcelere yol açabilir. Bunları önlemek için neler yapılabilir ? Bakım ürünlerinizi koca bir set halinde yanınıza almanız mümkün değil. Küçük seyahat çantamıza neleri alalım ki pratik bir bakım yapabilelim? Zaman ve yerden tasarruf etmeye çalışalım. Önceliğimiz temizlik olmalı. Uçakta deri florası bozularak bakteriler cildimize yerleşebiliyor. Gözenekler tıkanıp çeşitli reaksiyonlar başlıyor. O halde yıkama jelinizi yanınıza alın ve sabah akşam mutlaka kullanın. Pratik olsun diye ıslak mendillere yönelmeyin, çoğu alerjileri arttırabilir. Yıkamanın ardından geniş porlar, yağ salgısındaki değişiklikler ve akneyi önlemek için iyi bir tonik kullanın. Sonrasında cildinize uygun sabah akşam kullanabileceğiniz tek bir bakım ürününü seçin. Bu ürün eğer cildiniz gözenekli ise AHA’lı, kuru ve hassas ise C vitaminli, peptitli veya lekeye meyilli ise hafif leke açıcı içeriklerden seçilebilir.  Olmazsa olmazımız güneş koruyucular. Gündüz sık sık tekrar yapmanız şart. Bu yüzden ince ve yağsız bir koruyucu krem veya gün içinde uygulaması çok kolay olan pudra şeklindeki koruyucuları kullanabilirsiniz. Seyahatin keyfini çıkarın. Dönünce bir peeling ile cildinizi canlandırmak için dermatoloğunuzla görüşmeye ne dersiniz ?